Bebek cinsiyetinin öğrenilmesinin akabinde İsim konusu üzerinden düşünülmeye başlıyor. Ebeveyn ve baba adayları doğacak kız ve yahut erkek çocukları için uzun mühlet evvelden araştırmalara başlıyor. 2021 yılında kız bebekler için birbirinden hoş, manalı ve Çağdaş isimler bulunuyor.
Popüler Kız İsimleri
Anne ve baba adaylarının en Fazla kararsız kaldığı hususlardan bir tanesi de isimler oluyor. En hoş ve en tanınan isimleri doğacak yavrularına vermek isteyen adaylar derin bir araştırma içerisine giriyor. 2022 yılının en tanınan isimleri;
Akasya: Bir süs ve gölge ağacı
Akel: Doğru dürüst işler yapan kimse
Alkım: Gökkuşağı
Alya: Yükseklik
Asel: Bal
Aylan: Açıklık, alan
Balca: Bala benzeyen
Balın: Sevgili
Benan: Parmakla gösterilen, tanınmış
Bengi: Sonsuz
Beren: Güçlü, kuvvetli
Bergüzar: Hatıra
Cansın: “Sevgi dolusun!” manasına gelen isim
Cangül: İç açıcı
Cavidan: Kalıcı olan
Cemre: Şubat ayında birer hafta ile oluştuğu düşünülen sıcaklık artışları
Cevher: Öz, maya
Ceyda: Uzun uzunluklu ve hoş kadın
Çağın: Yıldırım
Çağla: Coşkulu ol
Çakıl: Taş parçası
Çilen: Hafif yağan yağmur
Çiçek: Bitkinin hoş renkli, taç yapraklı bölümü
Deren: Toplayan
Dilara: Gönül alan
Dilay: Ay üzere güzel
Dilde: Ünü herkesin lisanında olan
Dora: Zirve
Ece: Kraliçe
Efil: Rüzgar
Erda: Beyaz karınca
Erem: Gönüllü, istekli olma
Ezgi: Melodi
Feray: Ay ışığı
Ferda: Yarın
Feris: Aydınlık
Fulya: Nergisgillerden bir Cin çiçek
Füruzan: Aydınlık
Gizem: Sır
Gülbin: Gül fidanı
Gülce: Gül gibi
Gülriz: Gül saçan
Güzin: Seçkin
Hale: Güneş ya da ayın etrafında görülebilen ışıklı daire
Hayal: Zihinde canlandırılan şey ya da gölge
Hazal: Kuruyan ağaç yaprakları
Helin: Yuva
Hoşneva: Hoş sesli
Ilgıt: Hafif, yavaş
Ilım: Yumuşaklık
Irmak: Nehir
Işıl: Parıldayan
Itır: Güzel koku yahut ıtır çiçeği
İdil: Saf aşk
İlter: Yurtsever
İncinur: İnci üzere parlak olan
İren: Özgür
İyem: Güzellik
Jale: Kırağı
Janset: Güneşin doğumu
Jülide: Karmakarışık
Kamer: Ay
Kayra: İyilik, ihsan
Kumru: Güvercine benzeyen bir kuş türü
Kuzey: Yön adı
Lamia: Parlayan
Lerzan: Titreyen
Leyan: Parlayıcı
Leyla: Gece
Mavisu: Deniz
Mayda: Narin
Melda: Çok genç
Maral: Geyik
Mimoza: Çiçekli bir ağaç türü
Naz: Cilve
Neva: Ahenk
Nevra: Parlaklık
Nil: Lacivert
Nurçin: Işık toplayan
Olca: Bolluk, bereket
Orkide: Bir çiçek türü
Oya: İnce, nazik
Ömür: Hayat
Özben: “Gerçekten ben” manasına gelen isim
Özden: Soyca temiz
Öykü: Hikaye
Özten: Teni düzgün olan
Pamira: Orta Asya’da bulunan bir sıradağ
Parla: “Işık saç” manasına gelen bir isim
Pelin: Bir bitki türü
Perran: Uçan, uçucu
Renan: Çınlayan
Rengin: Parlak renkli
Ruken: Güler yüzlü
Rüçhan: Üstünlük
Seden: Gözü Aleni olan
Selin: Coşkun akan su
Selmin: Sevgi dolu olan
Serpin: Yağmur
Sumru: Bir şeyin üst tarafı
Şafak: Gündoğumu öncesi beliren aydınlık
Şebnem: Çiğ
Şermin: Utanan
Şule: Alev
Tanseli: Şafak vakti olan sel
Tünay: Gece ile ay
Tülin: Ayna
Ulya: En ulu
Umay: Çocukları ve hayvanları koruduğuna inanılan ilah, devlet kuşu
Uzel: Usta
Ülker: Bir takımyıldızı adı
Ülkü: Amaç
Ünsel: Çok meşhur
Vera: Şüpheli şeylerden Irak duran
Verda: Gül
Vira: Aralıksız
Yazel: Günahsız
Yeşim: Değerli bir taş
Yonca: Bir bitki türü
Zeren: Kavrayışlı
Zeynep: Mücevherler
Zühre: Çoban yıldızı, Venüs
A’dan Z’ye Tüm kız isimleri ile ilgili listemiz devam etmektedir.
‘A’ İle Başlayan Kız Bebek İsimleri ve Manaları
Aba: Abla, ana.
Abaç: Annesine benzeyen, annesinin yapısında olan.
Abadan: şen, bayındır, mamur.
Abak: Eski Türklerde ölmüş cetlerin tapınılan heykelleri.
Abakay: Eski Türklerin Aka bayanlara verdiği unvan.
Abasıyanık: Gönlünü kaptırmış, vurulmuş, kendinden geçmiş, aşık olmuş.
Abay: Ay’ın suya akseden yansıması.
Abaza: 1. Kuzeybatı Kafkasya’da yaşayan bir halk. 2. Bu halka mensup olan kims
Abbase: Ahmed b. Hanbel’in hanımının ismi. Hz. Abbas’a mensup olan.
Abdar: 1. Sulu, taze. 2. Parlak. 3. Sağlam bedenli. 4. Nükteli. 5. Şık, hoş, beğenilen. 6. Su veren hizmetçi.
Abendam: Hoş vücutlu, hoşluk.
Abgül: Su üzere berrak ve Duru olan gül.
Abıru: Çehre suyu, namus.
Abşar: Şelale
Abucan: çok hoş dost.
Acar: 1. Maharetli. 2. Atılgan, ele avuca sığmaz. 3. Halk. 4. Yeni, taze
Acarbegüm: Hoş yüzlü, sempatik.
Acarbike: Hoş ve alımlı kadın
Acarhatun: Şirin, hoş yüzlü kadın
Acem: 1. Aleni ve yanlışsız Arapça konuşamayan kimse 2. İran haklarından birine mensup.
Acer: Hz. İsmail (a.s.)´in annesi
Acunbüke: çok hoş ve cana yakın
Acungüneş: Dünyayı aydınlatan güneş
Acunışık: Dünyayı aydınlatan ışık.
Aça: Ana, analık
Açalya: Açelya
Açanay: Ay üzere Fer saçan
Açangül: Açılan gül çiçeği
Açe: Sumatra adasının en şimal kısmı. Evvelce burada Açe İslam devleti h
Açelya: Kokusuz çiçekler açan bitki.
Açıl: Büyü, serpil, geliş” manasında bir kelam. Açılmak eyleminden buyruk;
Açılay: Ayın biçimleri, yansıması
Açılel: Cömert, paylaşmasını bilen
Açkıngül: Açılmış gül üzere hoş olan.
Ada: Deniz yahut göl suları ile çevrilmiş Ufak kara modülü, cezire
Adacan: Sempatik, cana yakın
Adagül: Adada yetişen gül
Adalet: Hak ve hukuku uygunluk, hakkı gözetmek
Adanır: İsmi ünlenen kimse
Adani: Doğurgan, üretken.
Adel: soyluluk, asillik, aristokrasi; soylular, asilzadeler.
Aden: Cennet Bahçesi
Adeviye: 1. Güzellik, yardımseverlik. 2. meşhur hanım mutasav-vıfe.İyilikseverl
Adıcan: İsmi ile sevilen, ismi sevgili, arkadaş olan.
Adıgül: İsmini gülden alan
Adıgüzel: İsmi beğenilen, hayranlık uyandıran, sevilen.
Adın: isim sözcüğünün tekil ikinci şahıs iyelik eki almış hali
Adınur: İsmini ışıktan alan, ismi Fer saçan.
Adışah: İsmini şahtan alan.
Adışık: İsmi hoş olan, ismi Fer saçan.
Adile: Adaletli, hukuklu kişi
Adin: Cennet.
Adniye: Cennetlik.
Adviye: Yeterlilik yapmak, yardımseverlik.
Afafet: 1. Afiflik, paklık, pak olan. 2. Kötülükten, günah işlemekten kaçınma. 3. Namuslu olmak.
Afat: Afet, tufan. 2. çok hoş bayan.
Afet: çok hoş bayan manasındadır.
Afif: 1. İffetli, namuslu, ırz ve namus sahibi bayan. 2. Yanlışsız, haramdan sakınan, yolsuzluğa sapmaz kişi.
Afife: Pak, namuslu, iffetli.
Afitab: l. Güneş, gün ışığı. 2. çok hoş, dilber, parlak yüz.
Afitap: Güneş / çok hoş manalarını taşır.
Afiye: Sıhhat, sağlamlık.
Afra: Ayın 13. gecesi, ak toprak.
Afret: Bayan. hanım, bayan.
Afşar: Atak, uyumlu
Afşin: Silah, zırh.
Aftabe: 1. Su kabı. 2. Güneş biçiminde yapılan mücevher
Aguş: Kucak.
Ağaça: Melike. 2. Bayan hükümdar.
Ağahanım: Varlıklı hanım, malı mülkü bol olan hanım.
Ağahatun: Varlıklı, hatun, varlıklı bayan.
Ağan: Ka.- Akanyıldız, ağma
Ağanbegüm: Göğe hakikat yükselen bayan.
Ağbet: Akça yüzlü.
Ağca: ak ciltli bayan.
Ağça: Pak, saf.
Ağgelin: Akça, pakça gelin.
Ağgül: ak gül. 2. Gül üzere saflık taşıyan hoş.
Ağgün: Aydınlık gün.
Ağgünlü: günü aydınlık olan, Beyaz günlü
Ağış: Göğe gerçek yükselme, yükseliş.
Ağıt: Ölen bir kimsenin akabinde okunan ezgi, söylenen söz
Ahenk: Uyumlu, Ahenk içinde olan
Ahfa: Kalb, ruh, sır, hafi, ahfa formunda sıralanan “letafeti hamse” sonuncusuna verilen isim.
Ahla: çok tatı. Pek şirin.
Ahmer: Kırmızı, kızıl.
Ahra: Daha layık, münasip, uygun.
Ahsa: Arabistan’ın KuveytKatar kısmına verilen İsim Erkek ve bayan ismi olarak kullanılır
Ahsen: En hoş, en iyi
Ahter: Yıldız.
Ahu: Hoş kadın
Ahucan: çok hoş dost
Ahueda: Nazlı güzel
Ahuela: çok hoş gözlü
Ahufer: Göz kamaştıran hoşluk.
Ahugöz: Gözleriyle hoşluğunu bütünleştiren.
Ahugül: çok güzel
Ahugüzar: Maharetli güzel
Ahunaz: Nazlı hoş, nazenin
Ahunigar: Fotoğraf üzere hoş.
Ahunisa: çok hoş kadın
Ahunur: Göz kamaştıran hoşluğa sahip olan
Ahuse: Coşkulu güzellik
Ahusel: Çoşkulu güzellik
Ahuser: Hoşluğu gözler önünde olan, göz kamaştıran hoşluk.
Ahuses: Hoş sesli
Ahusoy: çok hoş bir soydan gelen.
Ahusu: Su kadar pak ve hoş olan.
Ahusun: Hoşluğu gözler önünde olan.
Ahuşan: Hoşluğuyla şan şöhret sahibi olmuş.
Ahuşen: Hoş ve sevinçli.
Ahutan: Şafak vaktinin hoşluğuna sahip olan.
Ahuten: çok hoş bir cilde sahip olan.
Ahuyar: Hoş sevgili, yar.
Aişe: Zenginlik ve Rahmet gören.
Ajda: Çentik, çentikli, filiz.
Ajik: Badem, Ufak kol, sürgün, filiz.
Ajlan: Süratli, çabuk, telaşlı
Akaltan: Hem Beyaz hemde al olan tan
Akaltın: Beyaz renkte altın, ak altın
Akaltun: Beyaz renkte altın, ak altın
Akanay: Yıldız kümesi.
Akanean: Sevgiliye akıp giden can.
Akangün: Süratlice giden gün.
Akant: Uygun dilekli ant, Beyaz ant, Beyaz yemin
Akanyıldız: geceleri gökte görülen, süratle akıp giden ışıklı gökcismi
Akarsu: Belli bir Döşek üzerinde, yer üstünde ve yeraltında akan su. 2. Biricik Dizi inciden yahut elmastan gerdanlık.
Akartuna: Akıp gitmekte olan Tuna, akar durumdaki Türk; akıncı Türk
Akartürk: su üzere akıp sarfiyat durumdaki Türk akıncı Türk
Akasiye: Akasya ağacı ve çiçeği.
Akasma: Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki.
Akasya: Hoş kokulu çiçekleri olan bir ağaç
Akay: Ayın en parlak hali
Akbacı: Pak, dürüst, içten.
Akbahar: Baharın hoşluğunu temizliğiyle birleştiren.
Akbaşak: Beyaz renkli başak
Akbilge: Alim, bilgili, dürüst kimse.
Akcan: Pak ve dürüst kişi, candan insan
Akça: Pak, saf, yeterli niyetli kişi. 2. Beyaza yakın renkte olan.
Akçagül: Beyazımsı gül üzere olan bayan.
Akçakiraz: Bir kiraz çeşidi.
Akçan: Pak, dürüst kimse
Akçasu: berrak su üzere olan.
Akçay: Berrak, pak, Duru akan çay
Akçıl: Beyazımsı, solgun.
Akçiçek: Beyaz renkli çiçek, ak renkli çiçek.
Akda: Himaye altında olan cariye, bayan, köle.
Akdes: Kutsallığa yakın olan
Akdil: Saf lisanlı.
Akdolun: Paklığı ve saflığı her Vakit için kendinde bulunduran.
Akeda: Nazlı pak hoş.
Akel: Eli uğurlu anlamında
Akela: Paklığı ve gözlerinin hoşluğuyla herkesi büyüleyen.
Akfer: ak Fer saçan.
Akgül: ak gül
Akgülen: Temizliğiyle, saflığıyla tebessümü yüzünden hiç Noksan etmeyen.
Akgün: Işıklı gün
Akgüneş: Beyaz aydınlık Güneş; akça pakça ve güneş üzere aydınlatıcı
Akgüngör: aydınlık, gönençli, dirlik sistemlik içinde bir göresin manasına bir dilek
Akhanım: Pak, dürüst, saygıdeğer.
Akışık: Beyaz, parlak ışık.
Akibe: nihayet bitim.
Akide: Bir şeye inanarak bağlanış. 2. İnanç, din inancı.
Akife: Bir şey üzerinde azimle duran, sabırlı
Akik: Yüzük taşı. 2. çok değerli olan.
Akile: Akıllı, akıl sahibi, kavrayışlı.
Akipek: İpek üzere yumuşak insan.
Akis: 1. Yankı. 2. Işığın yahut bir biçimin bir satha çarpıp orada görünm
Akkadın: Pak, dürüst ve saygıdeğer bayan.
Akkız: ak bayan.
Akkor: Beyazlaşmış ateş
Akkutlu: Dürüstlüğüyle kutsanmış olan.
Akmar: Aylar, yıldızlar.
Akmer: Ay üzere ak (yüz)
Akmeriç: ak, aydınlık meriç
Akmut: Beyaz dilek, Beyaz göneniş
Akmutlu: Tüm İstek ve hasretleri yerine gelmiş olan; Beyaz gönençli
Aknaz: Nazlı kız.
Aknigar: ak fotoğraf.
Aknur: Beyaz, pak ışık.
Akol: Dürüstlüğünle tanın.
Akören: ak, aydınlık kent kalıntısı
Akpak: Tertemiz, Fazla dürüst.
Akpınar: berrak ve pak su.
Akra: En hoş, en Müsait olan
Aksel: ak renkte taşkın su.
Aksen: Sen aksın, kirlenmemişsin, paksın.
Akses: Sesi aydınlık saçan.
Aksev: Aydınlığı sev, Fer saç
Akseven: Beyaz rengi seven kimse.
Aksevil: Beyaz ciltli ol ve sevil; akça pakça sevilen kimse.
Aksın: Pak, yanlışsız, dürüstsün., Akip Gitmek
Aksu: Pak su üzere.
Aksuna: Hoşluğuyla İlgi çeken
Aksülün: ak ciltli.
Akşan: Temizliğiyle bilinen.
Akşen: şen şakrak,
Akşın: ak ciltli kadın
Akşin: ak ciltli bayan.
Aktaç: Dürüstlüğü ve paklığı nedeniyle şereflendirilmesi gereken. 2. Gelin tacı.
Aktan: Aydınlık, mehtaplı gece.
Akten: ak ciltli olan.
Aktolun: ak dolunay. 2. ak ay.
Akülke: Aydınlık ülke, Mesut ülke.
Aküs: Nazik, şık, çekicilik, cazibe.
Akyar: ak ciltli sevgili
Akyıl: Pak, hoş sene.
Akyıldız: Çoban yıldızı, uğurlu, kutlu yıldız.
Ala: çok renkli, rengârenk
Âlâ Işık: Büyük yüksek ışık
Aladal: çok renkli genç.
Alafer: Karışık renkli ışık.
Alagöz: Aleni kestane renginde gözü olan.
Alagun: Edebiyat güneş buluta girdiği zamanki gölgeli hava.
Alagül: çok renkli gül
Alagülen: Her şeye gülen.
Alagün: Yazın, güneş bulut gerisinde kaldığında oluşan gölgeli durum.
Alagüz: Sonbaharın rengini taşıyan.
Alakuş: Karışık renkleri olan kuş
Alamet: 1. İşaret, iz, nişan. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. çok iri, şaşılacak büyüklükte(meç.).
Alanay: Ayın Fer saçtığı vakit.
Alanaz: Her şeyde nazlanan.
Alangoya: Altın geyik. meşhur Moğol destanının kutsal sayılan bayan kahraman
Alangu: Altın geyik. meşhur Moğol destanının kutsal sayılan bayan kahraman
Alanur: Yarı ışıklı
Alapınar: Alaca pınar, ala pınar.
Alara: Mitolojide bir yer ismi. Prenses manasındadır.
Alarcın: Hoşluğunu ateşin kırmızılığından alan
Alases: çok renkli bir sese sahip olan.
Alasoy: · çok renkli bir soydan gelen.
Alasu: Uygun ve pak su.
Alaşan: Yeterli, kaliteli isim.
Alaşen: Keyfi yerinde olan.
Alaten: Derisi karışık renkli olan.
Alayar: Renkli sevgili.
Alaz: Alev
Albeni: Çekicilik, hoşluk.
Alcan: Can Müşteri hoş. Can alan, yürekli, yürekli.
Alcık: Yanaklarının pembeliğiyle sempatik olan.
Alçiçek: Kırmızı çiçek
Alçin: Bir Ufak kuş.
Aldaş: Her iki yanağıda Kırmızı olan.
Aldeniz: Kızıl renkli deniz.
Aleda: Nazlı, kaprisli
Alela: Yanakları kırmızı, gözleri ela olan.
Alev: Ateşin çıkardığı yalım
Aleyna: İyilik ve hoşluklara sahip, iyilik içinde olan.
Algım: Sevdalı vurgun.
Algın: Birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
Algun: 1. Aklı alınmış. 2. al renginde, koyu ve parlak pembe. 3. Tümsek, te
Algune: 1. Serap. 2. Allık.
Algül: Kırmızı gül.
Algün: Kırmızı gün
Algüzar: maharetli, allı bayan.
Alım: Cazibe, gözü, gönlü çeken hoşluk. 2. Kurum, çalım, gurur.
Alime: çok okumuş, alım, aydın bayan.
Alin: Yükselen ışık, ışığın kaynağıdır.
Alipek: al renkli ipek.
Alisa: asil soydan olan
Aliya: Kızların hoşu, sultani, güçlüsü.
Aliye: Şanlı olan
Alize: Tropik bölgelerde esen rüzgâr
Alkım: Gökkuşağı
Alkış: Birini Övme
Alkız: Kırmızı yanaklı, sağlıklı kız
Alköz: Kırmızı ateş.
Allı: al renkli, al renge boyanmış.
Allıbahar: al rengine bürünmüş bahar çiçekleri.
Allıcan: al renkli yürekten dost
Allıçiçek: al renkli çiçek.
Allıgül: al renkli gül. 2. Kırmızı gül.
Allıgülen: Gülüşünde sıcaklık hissedilen
Allıgün: al rengine bürünmüş gün.
Allıgüz: al rengine bürünmüş sonbahar.
Allıı: al renkli, al renge boyanmış.
Allıkız: Sağlıklı, al yanaklı kız.
Allınaz: Kırmızılara bürünmüş nazlı hoş.
Allınur: al renkli Fer saçan.
Allısu: al rengine bürünmüş su.
Allışan: Kırmızılara bürünmesiyle tanınan.
Allışen: Sıcak kanlı.
Allıtan: şafak vaktinin kızıllığı üzere hoş olan.
Allıten: al renkli bir cilde sahip olan.
Almabanu: Hanımefendi, prenses.
Almagül: Gül üzere hoş.
Almıla: Almak.
Almila: al elma.
Almina: al elma.
Almira: Ay tutulması esnasında ayın etrafında görünen kızıllık.
Alpike: Kahraman kraliçe
Alpnur: Yiğit, bahadır, yürekli, hoş bayan.
Alsan: Ün al, ismin duyulsun.
Alseven: Sevinç duyan.
Alsevin: Sevinç duy.
Alsu: al renkli su.
Alsuda: Suya yansıyan ay ışığı.
Alsun: Hoşluğunu sunan.
Alşan: ulu şöhretli, ünlü.
Altaç: al renkli taç.
Alten: al renkli deriye sahip olan.
Altın: Parlak, işlenebilen, değerli bir maden
Altın (Altun): değerli bir metal (Paslanmayan, en güzel iletken)
Altınay: Üstün nitelikli, değerli kimse.
Altınbaşak: değerli kişi.
Altınbike: Altın üzere değerli bayan.
Altınçiçek: Üstün nitelikli, değerli bayan.
Altındal: istikbal vaat eden genç
Altıngül: Üstün nitelikli, değerli bayan.
Altınhanım: Üstün nitelikli, değerli bayan.
Altınışık: Işığın en kuvvetli anı.
Altınışın: Işığın en kuvvetli anı.
Altınız: Işığın en kuvvetli anı.
Altıniz: değerli yol.
Altınsaç: Sarı saçlı bayan.
Altıntaç: Altından taç.
Altun/ Altın: değerli bir metal (Paslanmayan, en güzel iletken)
Altuna: Kırmızı akan Tuna Irmağı.
Aluçe: Alıç, yeşil erik.
Alun: En yüksek melekler topluluğunun ismidir.
Alüze: Gamlı, kederli.
Alya: Yüksek yer, yükseklik, gök
Amade: Hazır, Amade olmak
Amber: 1. Hoş koku. 2. Güzellerin saçı.
Amelya: Çalışkan, uğraşlı.
Amile: Bir işi yapmakla yükümlü olan.
Amine: Gönlü emin, kalbinde endişe olmayan.
Amira: Buyruk veren prenses, yönetici kadın
Amiran: miran
Amire: Buyuran, emreden. ·2. Bir işte Buyruk Eda yetkisinde olan.
Amre: Ömür süren, yaşayan.
Anabacı: Ebeveyn ve kız kardeş.
Anabörü: Dişi kurt.
Anahanım: Ebeveyn olmuş bayan.
Anakadın: Ebeveyn olmuş bayan.
Anakız: Ebeveyn ve kız.
Anar: Anımsar, hatırlar.
Anargül: Anımsayan, hatırlayan hoş bayan.
Anber: Hoş kokulu, kül rengi husus.
Andaç: Anılar, hatıralar
Andelip: Bülbül.
Anı: Yaşanmış olaylardan belleğin sakladığı.
Anıl: 1. Anılmak aksiyonu. 2. Meşhur, ünlü. 3. Hatırlanan.
Anife: 1. Sert, şiddetli. 2. Haşin. 3. Geçmişte, pek yakında, burnun ucu denecek kadar yakından gecen. 4. Biraz evvel, belirtilen, bahsedilen.
Anisa: Cana yakın.
Anka: Kaf Dağı’nda bulunduğu söylenen masal kuşu
Apak: Bembeyaz, Fazla ak, Fazla pak.
Aral: Birbirine yakın adalar topluluğu.
Aram: Sakin, huzurlu.
Aramcan: 1. Gönül rahatı. 2. Sevgili, sevilen hoş.
Arasti: Süslü, hazırlanmış
Arca: Pak, namuslu.
Arcan: Candan, namuslu dost.
Ardal: Etrafına saygılı olan.
Ardıç: Hoş kokusu ile bilinen bir ağaç tipi.
Arefe: Rastgele bir vakitten, bir evvelki vakit, evvelki gün.
Aren: 1. Çölde bulunan en parlak ve gösterişli kum. 2. Çöl kumu. 3. Parlak kum tanesi.
Argana: Akıllı, bilgili.
Argül: Gençliğini ve hoşluğunu koruyan.
Argüzar: Maharetli ve hoş kadın
Arıçel: barış elçisi.
Arıel: Pak, dürüst çalışan, hilesiz.
Arın: Katışıksız, pak, kirden uzak
Arife: Bilgi sahibi şık kadın
Arjin: Ömür ateşi.
Arkay: 1. Yükselen.2. Çeşitli taraflara yanlışsız çıkık bir durumda olan.
Armağan: İkram, ödül
Arman: 1. Hasret, hasret. 2. Pişmanlık, teessüf.
Armanç: Ülkü, dava.
Armina: Cesaretli, yürekli.
Armine: Emine. 2. Korkusuz, yürekli.
Armoni: Ses ahengi.
Arnisa: Namuslu kadın
Arrafe: 1 Falcı, kahin. Müneccim. 2. Doktor. 3. Göçebe Arap aşiretlerinin örfe vakıf Genel bilgileri.
Arsal: Namusuyla övünen.
Arsay: çok saygın bayan.
Arsel: çok coşkulu bayan.
Arsen: Kurtuluş, özgürlük
Arser: Gözler önünde olan.
Arsima: Yüzü ay üzere parlak, ışıklı, uğurlu olan.
Arsoy: çok namuslu bir soydan gelen.
Arsu: Su kadar berrak
Arsun: Yüreğindeki paklığı yansıtan.
Artaç: Arkadaş, meslektaş, dost.
Artanç: İnce ruhlu, hassas, sanatkar.
Artemis: Eski Yunan Tanrıçalarından biri, rahmetin, ormanların ve dağların tanrıçası.
Artukmaç: Güzide, eşsiz.
Arukız: Sempatik kız, hoş kız.
Arüsek: 1. Gelin, Ufak gelin. 2. Bebek üzere hoş kız. 3. İşlemecilikte kullanılan yeşil parlak sedef. 4. Ateş böceği. 5. Ufak bir mancınık çeşidi.
Arva: En hoş kadın
Arven: Akşam yıldızı, hoşluk, tazelik.
Arya: Operada sanatkarın orkestra eşliğinde söylediği uzun şarkı
Arziye: Toprakla ilgili, topraktan yetişen.
Arzu: İstek
Arzucan: Candan isteyen
Arzucuk: Candan sevilen.
Arzuela: Hoş gözlü kız.
Arzufer: Etrafına Fer saçan.
Arzugül: İstenilen, beğenilen gül.
Arzugülen: Daimi tebessüm etmesi temenni edilen.
Arzugüzar: Yetenekleriyle her işin üstesinden gelmeye çabalayan. .
Arzuhan: İsteklerin efendisi.
Arzula: İste, heves et.
Arzum: İsteğim dileğim, hevesim.
Arzuman: 1. İstek, bahşiş. 2. Emel, heves, meyi. 3. Özlemek, müştak olmak. “Arzum” olarak da kullanılır. ünlü Kamu kıssalarında Kamber’in sevgilisi.
Arzunaz: Naz yapan, nazenin.
Arzunur: Yüreğindeki hoşluğu dışarı saçan.
Arzusal: Kendini kanıtlamaya çabalayan, uğraşan.
Arzusel: Coşkulu istek.
Arzusoy: Meraklı bir soydan gelen.
Arzusu: Özünü samimiyetle dışarı vuran.
Arzuyar: İstekli sevgili.
Asalbegüm: Gerçek hanımefendi.
Asalbike: Gerçek hanım, gerçek hoş.
Asalet: Soyluluk. 2. Bir misyonu yüklenmiş olan, o misyonun sahibi olan kimse.
Asel: Cennetteki 4 ırmaktan biri, bal ırmağı.
Asena: Dişi kurt, hoş kız
Asfer: Yüzü Nefes olan.
Asgar: En küçük, daha küçük.
Asıfe: Şiddetle esen rüzgar. Kur’an’da Yunus 22, İbrahim 18 ve En’am müddeti 81. ayetlerde geçer.
Asılsay: çok saygın bir aileden gelen.
Asılsu: Geçmişi su üzere berrak ve pak olan.
Asılsun: Geçmişini gözler önüne seren.
Asılşah: Kudreti geçmişinden gelen.
Asılşen: Durmaksızın tebessüm eden.
Asıltan: Şafak vakti kadar etkileyici ve romantik olan.
Asılyar: Gerçek sevgili.
Asılyel: Gönül dostu.
Asıma: Pak, namuslu, sağlam karakterli
Asi: Başkaldırıcı, dikbaşlı.
Asilay: Ay üzere asil olan.
Asile: asi: le
Asime: İffetli, günahtan, haramdan çekinen.
Asime/Asıma: 1. Günahtan, haramdan çekinen. 2. Namuslu, iffetli.
Asimegül: Günah ve haramdan sakınan gül yüzlü.
Asiye: İsyankâr, üzüntülü
Aslı: Temeli, özü olan
Aslıcan: Aslı ve can isimlerinin birleşimi ile oluşur. temel can manasındadır.
Aslıcık: Kendine benzeyen, sevimli
Aslıdaş: Birbirine benzeyen.
Aslıgül: Kökü gül çiçeğinden gelen, özünde gül olan.
Aslıgülen: çok Şen olan.
Aslıgüz: Sonbaharın hüznünü yaşayan.
Aslıgüzar: Yeteneği doğuştan olan.
Aslıhan: Kökeni Soylu han soyundan
Aslıkan: Geçmişini kendi iradesinde barındıran.
Aslım: Soyum sopum, kökenim; benim olan Aslı manalarını taşır.
Aslınaz: Nazlı olması geçmişinden gelen
Aslınur: Temeli Fer olan.
Aslısel: İçi içene sığmayan, coşkulu
Aslısın: Geçmişi gözler önüne seren
Aslısoy: çok Aka bir geçmişi olan.
Aslısu: Geçmişi su kadar pak olan
Aslışan: şanı şöhreti geçmişinden gelen.
Aslıtan: Şafak vakti kadar etkileyici ve romantic olan
Aslıten: Ağır başlı olan
Aslıyar: Gerçek sevgili
Aslıyel: Gönüldostu
Aslin: Eski ermenilerdeki bir kraliçenin adı
Asliye: Asılla, temelle ilgili olan.
Asma: Kolları çardak üzerine yayılan bitkilere genel olarak verilen isim 2. Muhakkak bir Cin üzüm veren bitki.
Asmin: Yüksek dağlarda yetişen Az bir çiçek ismidir.
Asrin: Bu çağa ayak uyduran, çağdaş bir insan.
Asu: Asi, isyankar
Asucan: Yerinde duramayan, hınzır çocuk
Asudal: Genç, afacan
Asudaş: Birebir kanıda olan.
Asude: Sessiz, sakin dinlendirici
Asuela: Ela gözlü, yaramaz
Asufer: Işık saçan afacan.
Asugül: Hırçın gül.
Asugün: Hırçın çocuk.
Asugüz: Misli geçen sonbahar.
Asugüzar: Karakteri hırçın olan.
Asuhan: Gücünü hırçınlığıyla gösteren.
Asuman: Gökyüzü.
Asunaz: Nazlı yaramaz.
Asunur: Hırçınlığını dışarı vuran.
Asusoy: Hırçınlığı soyundan gelen.
Asutan: şafak vaktinin romantik hırçınlığı.
Asuten: Kızgınlığını aşikâr eden.
Asuyar: Hırçın sevgili.
Asuyel: Misli rüzgar.
Asya: Yeryüzünün anakaralarından (kıta) birinin adı
Aşına: Bildik, tanıdık.
Aşikane: Muhakkak etmeye çabalayan.
Aşikar: Meydanda olan apaçık.
Aşikare: Açıkça, muhakkak ederek saklamadan.
Aşina: Bildik, tanıdık.
Aşk: Sevgi ve tutkuyla bağlılık
Aşkım: Sevdiğim, sevgilim
Aşkın: Aşmış, ileri, üstün
Aşkınay: Dolunay.
Atagül: Cetlerin anısı olan gül üzere hoş.
Atasagun: Eski Türklerde doktorlara verilen isim.
Atıfa: Bağlı bulma.
Atıfe: optimistlik. 2. Sevgi, acıma.
Atıfet: optimistlik. 2. Sevgi, acıma, içtenlik.
Atican: Taçlar.
Atike: Hoş kız.
Atiye: Armağan, ikram.
Atiyye: Bahşiş, armağan.
Atlas: 1. Üstü ipekten, altı pamuktan kumaş. 2. Aka harita. 3. Köse, tüysüz.
Atsan: Susuz, susamış, teşne.
Attab: Yumuşak huylu. Sertlik yanlısı olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valiliği yapmıştır. Rasulullah tarafından atanmıştır.
Atufet: Şefkat, merhamet.
Atüfet: şefkat, merhamet, lutuf.
Atyeb: çok hoş, pek hoş.
Aura: canlı varlıkların güç vücuduna verilen isimdir. Ruhsal olan gözle görülemeyen ışıktır.
Aurora: Kutup ışıması. Güneşten gelen yüklü parçacıkların dünyanın manyetik kutuplarında oluşturduğu ışımaya verilen isimdir.
Avgan: Mavi, gök mavisi, deniz mavisi.
Avi: Su rengi, sulak, suya ilişkin.
Aviye: Pak, pak.
Avniye: Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz vakitlerinde giyilen bir çeşit yağmurluk. Yardım etmiş. Yardımla ilgili manalarını taşır.
Avsır: şelale.
Avsün: Efsun, kutsama.
Avşar: 1. Oğuz Türklerinin uzunluklarından biri.
Avunç: Teselli bulma, avunma.
Avüba: İklim, mevsim.
Avzer: Yaldız, parlak, süs,
Awaz: Beste, bestekar, ses, nida.
Ayaça: Sevgili hanım, sevgili kibar hanım.
Ayal: .Eş, hanım, zevce.
Ayaltın: Altın üzere parlak ay.
Ayan: Kelamı dinlenen saygın, otoriter bayan.
Ayande: Çağdaş, 2. şimdiki, şimdiki.
Ayanfer: Bir yerin Fazla beğenilen olan şahısları, ileri gelenleri.
Ayas: 1. Dolunay. 2. Mehtap.
Ayasun: Ay kadar hoş.
Ayaz: 1. Duru ve sakin havada çıkan kuru soğuk. 2. Açık, bulutsuz hava. 3. Aydınlık, ışık. 4. Mehtap.
Aybahar: Ay kadar hoş, bahar kadar romantik.
Aybanu: Ay üzere hoş ve parlak hanımefendi.
Aybek: Put, sanem. isim olarak kullanılmaz.
Ayben: Ben Ay üzere güzelim anlamında
Aybeniz: Ay üzere parlak ciltli, ay benizli
Ayber: Ay meyvası.
Aybige: Aka ay, dolunay.
Aybike: Ay üzere hoş ve el değmemiş bayan.
Aybiken: Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.
Aybirgen: Ay veren, ay sunan.
Aybüke: Ay üzere hoş kız.
Ayca: Ayın birinci dördünde aldığı yay biçimi, hilal.
Aycadır: Ay üzeredir.
Aycagül: Ay üzere parlak olan hoş.
Aycahan: Ay üzere parlak olan hoş.
Aycan: İçi aydınlık
Aycennet: Ey cennet!” manasında kullanılan bir isim.
Ayceren: Ay üzere hoş ve parlak ceylan.
Aycihan: Cihanı aydınlatan ışık.
Ayça: Aya benzeyen, ayın hilal hali.
Ayçağ: Ay üzere parlak çağ.
Ayçan: Ay üzere aydınlık kişi.
Ayçıl: 1. Ay üzere Daimi Fer ve parıltı yayan.
Ayçiçek: Kocaman ve sarı renkli çiçekleri olan tohumlarından yağ çıkartılan bitki. 2. Ay üzere saf ve çiçek üzere temiz.
Ayçil: “Ayçıl” isminin bir Öbür söyleniş biçimi.
Ayçin: Ayçın, ay üzere, aya benzer
Ayda: Bir bitki adı
Aydacan: Candan, sevecen hoş.
Aydafer: Ay ışığını yansıtan.
Aydagül: Ayda, her ay gül manasına bir dilek.
Aydagün: Geceyle gündüzü birleştiren.
Aydagür: Coşkulu kişi.
Aydan: Ay kadar hoş.
Aydanay: Ay’dan daha beyaz, daha parlak, daha ışıldayan.
Aydanaz: Nazlı hoş, nazenin.
Aydanur: Ay ışığı üzere.
Aydasoy: Ay kadar hoş bir soydan gelen.
Aydasu: Hoşluğu ve saflığı yüreğinde taşıyan.
Aydasun: Hoşluğun ve saflığın örneği olan.
Aydaşan: Hoşluğuyla ünlenmiş olan.
Aydaşen: Hoş ve de şen şakrak olan.
Aydeniz: Hem ay hem de deniz
Aydenk: Ay kadar hoş.
Aydın: 1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, aşikâr, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı
Aydınay: 1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevv3. Açık, aşikâr, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevvKılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadı
Aydil: Ay üzere Aleni kelamlı.
Aydilek: Parlak, aydınlık dilek, düzgün istek hoş dilek.
Aydinç: Ay üzere dinç olan.
Aydoğdu: Doğmakta olan ay. Ay doğdu Beyefendi. Ertuğrul Gazi’nin oğlu yahut torunu (1302).
Ayduru: Ay üzere duru, parlak ve lekesiz olan.
Ayeda: Nazlı hoş.
Ayela: Hoşluğu gözlerinde yansıyan.
Ayevi: Ay etrafında oluşan Fer çemberi
Ayfer: Ay üzere Fer saçan.
Aygen: Gönül arkadaşı
Aygönül: Hoş gönüllü
Aygücan: Hoş ve yürekten kişi.
Aygül: Ay üzere hoş ve parlak renkli.
Aygülen: Tebessümünü yüzünden hiç Noksan etmeyen.
Aygüler: Tebessümünü yüzünden hiç Noksan etmeyen.
Aygün: Hem ay, hem gün
Aygünaz: Nazlı hoş.
Aygüner: Ay üzere hoş ve korkusuz olan.
Aygünur: Işık saçan hoş.
Aygüsoy: Yürekli insanların soyundan gelen.
Aygüsu: Hoşluğu ve saflığı karakterinde olan.
Aygüzar: Hoşluğunu ve yeteneğini birleştirmiş olan.
Aygüzel: Ay kadar hoş olan.
Ayhanım: Ay kadar hoş ve saygıdeğer olan.
Ayhatun: Ay kadar hoş ve saygıdeğer olan.
Ayışığı: Ay ışığı.
Ayilkin: Birinci çocuklara takılan isim.
Aykal: Ay üzere parlak ve ışıklı kal
Aykaş: Kaşları ay üzere hilal olan.
Ayke: Sık koruluk.
Aykız: Ay üzere hoş yüzlü kız
Aykut: Kut getiren Ay, uğur getiren Ay, kutlu Ay.
Ayla: Ayın etrafındaki hare.
Aylan: Ay üzere hoş bedellere sahip olan
Aylin: Ayın etrafında görülen ışıklı daire.
Aylis: Cennette bir bahçe, ay kesimi.
Ayliz: Ay parıltısı.
Aymina: Cennette ki en hoş hurinin ismi.
Aymira: Ay tutulması sırasında ayın etrafında görülen kızıl renk.
Aynamelek: Melek üzere, melek görünüşlü bayan.
Aynaz: Nazlı hoş.
Ayndilge: Pınar, su, kaynak. Antakya Halep ortasında, Suriye hududuna Fazla yakın bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak münasebetiyle Değerli yerleşim bölgesi olmuştur.
Aynıfer: Gözün ışığı.
Aynıhayat: Hayatın gözü, hayat pınarı.
Aynigar: Resmedilecek kadar hoş olan.
Aynisa: çok hoş bayan.
Ayniye: 1. Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz vakitlerinde giyilen bir çeşit yağmurluk. 2. Yardım etmiş. Yardımla ilgili.
Ayniyet: Aslının birebiri olma, özdeşlik.
Aynşems: 1. Güneş kaynağı. 2. Mısır’da bir kasaba. 3. Bir Çeşit değerli taş.
Aynur: Ay üzere ışıklı.
Aypare: Ay parçası
Ayper: Ay kesimi, Biricik ay
Ayperi: Peri kızı üzere.
Aypınar: Hem ay, hem pınar.
Ayral: Benzerlerinden farklı olan, kendine has, değişik
Ayris: Ay ışığının kumsaldaki parıltısı.
Aysal: Ay üzere olan hoşluğuyla nam salmış olan.
Aysan: Ay üzere, ay yüzlü
Aysar: Ayın evrelerine nazaran huyu değişen kimse
Ayse: Rahat Ömür süren, yaşayan.
Aysel: Ay kadar parlak.
Aysema: Ay üzere parıldayan yüz
Aysen: Ay üzere hoş.
Ayser: Ay ışığı, Parlaklık, aydınlık.
Ayseren: Hoşluğunu gözler önüne seren
Aysev: çok seven.
Ayseven: Ay üzere hoş ve sevgi dolu
Aysever: Ay üzere hoş ve aydınlık sever.
Aysevil: Ay üzere hoş ve sevilen.
Aysevim: Ay üzere hoş ve sempatik.
Aysıl: Aya benzeyen.
Aysın: Sen aysın, ay kadar güzelsin
Aysima: Yüzü ay üzere parlak, ışıklı, ışıklı
Aysoy: çok hoş bir soydan gelen.
Aysu: Ay üzere parıltılı ve su üzere berrak
Aysuda: Hoşluğu suya yansımış olan.
Aysun: Ay üzere hoş ve parlaksın.
Aysuna: Su üzere berrak ay.
Aysunar: Hoşluk timsali.
Aysunay: Ay üzere Fer saçar,
Ayşan: Hoşluğuyla ünlenmiş olan.
Ayşe: Rahat ve huzur içinde yaşayan
Ayşecan: memnunluk ile yaşayan.
Ayşegül: Güler yüzlü, rahat ve huzurlu.
Ayşehan: Hükümran olarak yaşayan.
Ayşem: Ay ışığı – Benim Ayşem
Ayşen: Ay üzere sevinçli, parlak ve aydınlık.
Ayşenur: Işıklı hayat
Ayşıl: Ayın ışıltısı üzere ışıl ışıl.
Ayşil: “Ayşıl” isminin bir Öbür söyleniş biçimi.
Ayşim: “Ayşin” isminin bir Öbür söyleniş biçimi.
Ayşin: Ay üzere, aya benzeyen.
Ayşirin: Hoşluğu ve sempatikliği benliğinde olan.
Ayşule: 1. Ay kıvılcımı. 2. Ay ışığı.
Aytan: Ayın battığı, günün açtığı an.
Ayten: Parlak derili.
Aytu: Ay’a benzeyen tuğlu.
Aytuna: 1. çok bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli. 4. Karaor-manlardan doğan, Karadeniz’e dökülen, Avrupa’nın Volga’dan sonra en uzun ırmağı.
Aytunca: Balkan Yanmadası’nda Meriç ırmağının kolu.
Aytül: Narin hoş.
Ayyüksel: Yükselen ay.
Ayza: Ay üzere hoş yüzlü kız.
Ayzer: 1. Altın renginde ay. 2. Ay’ın altın rengini aldığı an.
Azade: Başı boş, hür, özgür
Azahi: Özgürlük, hürriyet
Azel: Hür, Serbest
Azime: Kesin kararlılık, sebat.
Azimet: 1. Kuvveüi bir iradeye dayanan karar, Ant manasına gelmektedir. 2. Rastgele bir kolaylığa başvurmaksızın Tüm zahmetlerin irade gücüyle yenilerek yapılması Gerekli olan dini vecibeler.
Azize: Haysiyet sahibi ulu, ermiş.
Azmidil: Gönül büyüklüğü.
Azmiye: Niyetli, kararlı
Azra: Üstünde yürünmemiş kum.
Azref: 1. çok şık, en şık. 2. çok zeki.
Azze: 1. Dişi ceylan yavrusu 2. Ceylan kadar şık. 3. Aziz, onurlu.
‘B’ İle Başlayan Kız Bebek İsimleri ve Manaları
Bacı: 1. Aka kız kardeş, abla. 2. Kız kardeş.
Bacım: benim kız kardeşim
Bade: Şarap, aşk, sevgi
Badegül: Bade ve gül sözlerinin birleşiminden meydana gelmiş bir isimdir.
Badem: Gülgillerden ülkemizin her bölgesinde yetişen ağaç cinsidir, bu ağacın ıslak ve kuru yenen meyvesine verilen isimdir.
Badiye: Bad-i, e – ye
Bağdagül: Bahçedeki gül.
Bağdat: Irak’ın başkenti
Bağış: 1. Bağışlanan şey, ihsan. 2. Sıçrayış, atlama.
Bağlam: 1. Cinsleri başka ya da birbirlerine yakın olan şeylerin bir ortada bağlanmışı, demet, deste. 2. Bir koşuttaki dörtlüklerin herbiri. 3. Rastgele bir olayda, olaylar durumlar alakalar örgüsü ya da teması. 4. Dilbilgisinde, Evvel yahut sonra gelen k
Bağlan: Birisini sev ve her Vakit sadık ol
Bahamra: İrak’ta bir yer.
Bahanur: Bir şeyin bedeli, bedeli.
Bahar: İlkbahar.
Baharcan: Genç ve candan dost
Bahargül: Bahar gülü
Bahariye: Divan edebiyatında bahar tasviriyle başlayan kaside
Baharnaz: Genç ve nazlı
Baharsu: Genç ve saf olan
Baharsun: Gençliği ve saflığıyla Örnek olan
Bahira: 1. Kulağı yarık dişi Lama yahut koyun. Hayvan yavru doğurduğunda yahut 5 yavru dişi olduğu Vakit hayvanın kulağı kesilerek belirtilirdi. Kur’anı Kerim, bu adetleri kaldırmıştır.
Bahire: Ba-hire
Bahise: Ba:hise
Bahiye: Şehvetli bayan. isim olarak kullanılmaması uygundur.
Bahriye: Deniz ile ilgili.
Bahtınaz: Nazlı bir karaktere sahip olan
Bahtınur: Talihi ile Fer saçan
Bahtıser: Talihli, şanslı, uygun yazgılı olan.
Bahtışen: Sevinçli, şanslı bir mukadderata sahip olan
Bahtiser: Talihli, şanslı, güzel yazgılı. İşleri başından beri düzgün giden.
Bahtiyar: Memnun, talihli, Hayatından memnunolan
Bakanay: Gökyüzünde duran ay, Aleni seçik.
Bakinaz: Daimi nazlanan, Fazla nazlı.
Bakiye: Arta kalan
Bakyazı: Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet.
Bala: Yavru, çocuk
Balaca: bala, ufacık küçücük Ufak ve güzel
Balahanım: Ufak hanım
Balahatun: Üstün, asil kanlı. değerli Irk mensubu. Balahatun
Balahun: Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin ikinci karısının adı
Balamir: meşhur bir Türk kağanı.
Balca: Bal damlası
Balcın: 1. Bal’a doymuş. 2. çok tatlı, bal üzere.
Baldan: Bal üzere tatlı, sevecen ve hoş olan.
Balgın: 1. Bal’a doymuş. 2. çok tatlı, bal üzere.
Balhan: Hazar denizi kıyısında Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi.
Balı: Parıltı, ışıltı
Balım: Bal, şeker.
Balın: Yar, sevgili
Balkan: Sarp ve geniş ormanlıklarla bezeli sıradağlar.
Balkı: 1. Parıltı, ışık. 2. Hoş parlak, süslü. 3. Şimşek.
Balkın: Pırıldayan, parlak
Balkız: Bal kadar tatlı kız
Ballı: Tatlı, hoş, tatlı lisanlı.
Balsarı: Sarışın.
Balsu: Tatlı su
Balşeker: Bal üzere tatlı olan.
Banu: Bayan, prenses
Banugül: konut bayanı, bayan
Banuhan: Hatun hükümdar
Barcin: Bir Cin ipekli kumaş.
Barçın: Süslü ipek kumaş, Türkleri yöneten yedi bayan hakandan üçüncüsünün ismi
Baria: Hoş, tam, eksiksiz, üstün.
Barika: Işık, parıltı, şimşek yıldırım parıltısı
Barkan: 1. Çöllerde rüzgarın esme istikametine dikey doğrultuda oluşan ay biçimindeki Ufak kumsal külle. 2. Hareketli kumul.
Basıra: 1. Gören, görücü. 2. Görme gücü, görüş. 3. Göz.
Basiret: 1. Uzağı görme, seziş, sezgi, uyanıklık. 2. Anlayış, kavrayış.
Basriye: Görme ile ilgili olan.
Başak: Tahılların tanelerinin bulunduğu kısım
Başar: Başarılı ol anlamında
Başaran: yapacağı işte muvaffakiyete ulaşan işi gereken biçimde bitiren, yapan, Maksadına ulaşan; becerikli
Başarı: başarmak hareketiyle ortaya konulan iş, başarılan iş
Başay: Birinci, ilkay.
Başçık: Çiçeklerin erkek organlarında çiçek tozunu taşıyan torbacık.
Başgöze: akarsuyun çıktığı yer
Batı: Güneşin battığı istikamet ve bu taraftaki ülkeler.
Batıgül: Batı’da açan yetişen gül.
Batıhan: Güneşin battığı istikamet ve bu istikametteki ülkeler.
Bayca: Varlıklı, varlıklı.
Bayça: Varlıklı, varlıklı.
Baylan: 1. Nazlı, şımarık. 2.Bayla büyüdü bir dediği iki edilmedi.
Bayzar: Aydınlık, ışıltı.
Bedahşan: Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in üst mecrasının sol kıyısındaki dağlık memleket.
Bedahşi: Amuderya’nın kaynağı olan Perc’in üst mecrasının sol kıyısındaki dağlık memleket.
Bedel: 1. Paha, değer. 2. Bir şeyin yerine verilen, yerini tutan şey, karşılık.
Beder: 1. Süs, bezek. 2. Nakış, kumaş nakışı.
Bedia: Hoşluk, üstün değerli olan.
Bediha: Beğenilen, takdir edilen.
Bedihe: 1. Başlangıç. 2. Hoş kelam.
Bedil: Candan, gönülden
Bedinur: Hoşluk, üstün değerli olan kadın
Bediran: 1. İşleri Kötü yönetim eden. 2. Çapkın bayan.
Bedirnisa: Ay üzere hoş bayan.
Bedis: 1. Süs, bezek; nakış. 2. Fotoğraf, heykel, biçim. bk. Bediz
Bediz: Açık, aşikâr, görünen; süs bezek, bediş.
Bedran: Beğenilen, latif.
Bedreka: Kılavuz, yol gösterici.
Bedreke: Yol gösteren, kılavuz.
Bedriye: Ayın on dördüncü geceki haliyle ilgili.
Bedrunnisa: Dolunay yüzlü bayan.
Begüm: Hanımefendi.
Begüm / Begün: Saygıdeğer kadın
Begün/ Begüm: Saygıdeğer hanımefendi
Behice: Güleryüz.
Behin: Güzelin iyisi
Behire: 1. İyi ve iyiliksever, Soylu bayan. 2. Şişmanlık yüzünden yür
Behiye: Hoş, güzel, çekici
Behmar: çok ziyade, fazla.
Behnane: 1. Güzel huylu bayan. 2. Güler yüzlü kdaın.
Behra: Onun için, ondan ötürü, onun sayesinde.
Behrem: Asfur çiçeği Kırmızı gül.
Bekem: sağlam, güçlü Kırmızı boya ağacı
Beken: Güçlü, güçlü.
Bekriye: 1.
Yorum Yok