Bir varmış tahminen de yokmuş… Birtakım insanların parası az, kederi çokmuş… Kimileri da ortada yokmuş… Az gitmişler uz gitmişler sonunda masal yazıp okumaya karar vermişler… Sıradaki masalımız Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler…
Tarihin bir vaktinde bir ülke krallıkla yönetiliyormuş. Ülkeyi yöneten kral ve kraliçe Fazla yeterli kalpli insanlarmış. Bir de dünyalar hoşu kızları varmış. Kral bir gün kraliçeyi bir hastalık sonucu kaybetmiş. Ortadan yıllar geçince tekrar evlenmiş. İkinci eşi Fazla hoş fakat Kötü kalpli biriymiş.
Kraliçenin Biricik düşündüğü güzelliğiymiş. Her gün sihirli aynasının karşısına geçip:
-Ayna ayna söyle bana… Mevcut mı benden hoşu bu dünyada?, diye sorarmış.
-Hayır efendim, diye yanıt verirmiş ayna.
Tüm bunlar olup biterken hükümdarın birinci eşinden olan dünyalar hoşu kızı 18 yaşına basmış ve daha da hoş bir kız olmuş. Bundan daha da değerlisi Fazla uygun huylu olmasıymış. Bu yüzden de ismi Pamuk Prenses’miş.
Kral bir Amel için ülke dışına uzun bir seyahate çıkmış. Bu sırada hükümdarın eşi ve kızı bir ortada kalmışlar.
Kraliçe Tekrar aynasının karşısına geçip:
-Ayna ayna söyle bana… Mevcut mı benden hoşu bu dünyada?, diye sormuş.
-Eeee şey… Kem küm… Evet, kraliçem Pamuk Prenses var, demiş ayna.
Bunu duyan kraliçe Fazla sonlanmış ve sinsi bir plan yapmış. Saray görevlilerinden biri olan avcıyı yanına çağırmış ve Pamuk Prenses’i ormana götürüp öldürmesini istemiş.
Avcı, aslında uygun biriymiş ve Pamuk Prenses’i Fazla severmiş. Onu bir mazeretle ormana götürmüş lakin ona ziyan verememiş. Olanları ona anlatıp kaçmasını istemiş. Saraya dönünce de Pamuk Prenses’in artık yaşamadığını söylemiş.
O sırada ormanda Biricik başına dolaşan Pamuk Prenses, bir yandan ağlıyor bir yandan da kalacak bir yer arıyormuş. Tam vazgeçtiği sırada ağaçların ortasında bir kulübe görmüş. Süratlice yürüyerek içine girmiş. Bir de ne görsün!
Kulübenin içerisinde 7 Ufak yatak, 7 Ufak masa, 7 Ufak tabak, 7 Ufak terlik… Her gördüğünden 7 Tane olmasına Fazla şaşırmış. Şaşkınlığı geçince de epey dağınık olan kulübeyi temizleyip toparlamış ve Yemek yapmış. Sonra da yorgunluktan uyuyakalmış.
Bir saat sonra konutun yakınlarından bir ses gelmeye başlamış:
“Biz tam yedi cüceyiz, 14 kollu bir deviz.” Bu ses, konutun sahibi olan 7 cüceye aitmiş. Ormana çalışmaya giden 7 cüceler Geri dönüyormuş.
Eve girdiklerinde meskenin tertemiz olduğunu ve mis üzere yemeklerin onları beklediğini görmüşler. Sonra da yataklarını birleştirmiş üzerinde uyuyakalmış Pamuk Prenses’i görmüşler.
İçlerinden en akıllı olanı Alım:
-Evimizi temizleyip Yemek pişirdiği için Kötü birisi olduğunu düşünmüyorum, demiş.
Tembel cüce ise:
-Sonunda paklık yapmaktan kurtulduk, demiş.
Neşeli ise:
-Çok memnunum konuğumuz var, demiş.
Sonunda Pamuk Prenses uyanmış ve konuşmaya başlamış:
-Evinize müsaadesiz girdiğim için özür dilerim lakin başıma Fazla Üzücü şeyler geldi. Ne olur bir müddet meskeninizde kalmama müsaade verin, demiş.
7 cüceler, Pamuk Prenses’in haline Fazla üzülmüş ve istediği kadar onlarla kalabileceğini söylemişler.
Pamuk Prenses ve 7 cüceler Fazla yeterli anlamış ve birbirlerini Fazla sevmişler. Bu sırada sarayda kraliçe aynasının karşısına geçip malum sorusunu sormuş:
– Ayna ayna söyle bana… Mevcut mı benden hoşu bu dünyada?, diye sormuş.
-Kraliçem, Pamuk Prenses hala yaşıyor ve o sizden daha hoş, diye karşılık vermiş ayna.
Kraliçe aynadan Pamuk Prenses’in yaşadığı yeri öğrenmiş ve Üzücü bir plan yaparak 7 cücelerin konutuna gerçek yola çıkmış.
Planına nazaran kılık değiştirip İhtiyar bir elma satıcısı olmuş. 7 cüceler konuttan çıkınca Fazla hoş görünen ancak zehirli olan elmaları sepete koyup pamuk Pamuk Prenses’in kapısını çalmış.
Elmayı Fazla seven ve İhtiyar insanlara her Vakit yardım eden uygun kalpli prenses kapıyı açıp kraliçeyi içeri almış. Kraliçe elmalarından ona ikram edince de Çabucak kabul edip yemiş.
Zehirli olan elmaları yiyen Pamuk Prenses Çabucak yere düşmüş. Akşam meskene gelen 7 cüceler onu yerde yatarken bulmuşlar fakat bir türlü ayıltamamışlar. Onu bahçede camdan bir kutunun içine koyup başında ağlamaya başlamışlar.
O sırada kapılarının önünden geçen prens, sesleri duyup yanlarına gelmiş ve kutunun içindeki Pamuk Prenses’i görmüş. O anda prensese aşık olmuş. Çabucak ona gerçek eğilip yanağından öpmüş. Pamuk Prenses, prensin sevgisinin gücüyle gözlerini açmış.
Prenses olan biteni prense anlatmış. O sırada Pamuk Prenses’in babası da saraya Geri dönmüş. Prens, saraya giderek her şeyi hükümdara anlatıp kraliçeyi uzaklara yollamış.
Masalımızın sonunda dünyalar hoşu Pamuk Prenses ile prens birbirlerine aşık olup evlenmişler. 7 cüceler de nikah şahitleri olmuşlar.
Yorum Yok